28 Ağustos 2011 Pazar

hep unutursun ya bir şeyleri bir yerlerde;
işte: bütün kış, balkonda, büyük saksıların arkasında unutuğun;
dondurucu soğuklar, kurutucu rüzgarlar geçiren, sonunda, baharda, zaten yetersiz olan küçücük saksısı içinde, hiç nemi kalmamış durumda bulup hatırladığın bir yaşındaki fıstık çamı fidesi,
şimdi, saksısı değiştirilmiş, toprağı zenginleştirilmiş, bolca sulanmış, nisan güneşinin altında duruyor
- ama hala kupkuru, cansız, daha dallaşamamış üç küçük çıkıntısının ve tepesindeki büyüme noktasının sararmış sivri yapraklarında enufak bir yeşillik belirtisi bile yok -- ne bekliyordun ya: bütün o geçirdiklerinden sonra, ilk suyla, ilk gün ışığıyla, ilk ılıklıkla, hemen canlanıp yeşere miydi?...


"yürüme"

0 Comments: